İstanbul’daki 14. Kudüs Öncüleri Konferansı’nda konuşan Basem Naim’in açıklamaları:
"Aracılar üzerinden bize 'silahları bıraksınlar' dediler. Bizim için ya silah ya ölüm, kesinlikle silahı bırakmayız. Onurlu ve şerefli bir insan işgal altındayken silahı asla teslim etmez. Ruhunu ver daha iyi. İsrail savaşın ikinci aşamasında karadan değil havadan girdi. Çünkü karada silahın olduğunu ve ağır bir fatura ödeyeceğini biliyor."
"Bizim için yönetim aslında amaç değil. Amacımız direniş. Yönetimde kalmayı arzulamıyoruz. Filistinliler kendi aralarında ulusal bir hükümet kurma konusunda anlaşabilir. Bu da teknokrat bir hükümet olur."
"Aksa Tufanı hedefleri, vizyonu ve beklentileriyle yalnız başına bırakılmamalıdır. Bu tufan sadece küçük bir toprak parçasına ait değil ümmetin tamamını kapsayacak bir mücadeledir. Bu direniş sadece ambargonun kaldırılması ve Gazzelilerin refahı için yapılmamaktadır. Gazze, Kudüs için, Aksa için bu savaşı başlattı. Bu Filistinlilerin değil, tüm Müslümanların bir savaşıdır."
"Bu direniş sadece Filistinlilerin değil, ümmetin siyonizme karşı bir savaşıdır. 30-40 yıl önce siyonizmin planları belgelerle anlatılmaya çalışılırdı. Ancak bugün Birleşmiş Milletler'de, kamuoyunda ve medyada açıkça 'Büyük İsrail Projesi'nden bahsediyorlar. Geniş bir coğrafyada büyük bir İsrail devleti kuracaklarından bahsediyorlar."
"Bu rüyayı gerçekleştirmeye çalışıyorlar. Ve özellikle ABD başta olmak üzere batılı ülkelerden ciddi destek görüyorlar. Bizler gerçekten ümmet ile siyonzim arasında büyük bir savaş içerisindeyiz. Bu kirli proje ile hesaplaşmak zorundayız."
El Muhabir