Türkiye, 1946 yılında çok partili siyasi sisteme geçiş yaptı. 1950 yılında yapılan seçimlerde Demokrat Parti (DP), yüzde 53 oyla 416 milletvekili çıkararak iktidarı ele geçirdi. CHP ise yalnızca 69 sandalye alabildi. Böylece, 27 yıllık tek parti yönetimi sona erdi ve DP, serbest seçimle iktidara gelen ilk parti olarak tarihe geçti.
DP’nin İlk İktidar Yılları
DP’nin ilk döneminde Celal Bayar Cumhurbaşkanı, Refik Koraltan ise TBMM Başkanı seçildi. Adnan Menderes liderliğinde kurulan hükümet, 22 Mayıs 1950’de göreve başladı. DP, güçlü bir başlangıç yaparak tarım, sanayi, eğitim, sağlık ve ulaştırma alanlarında önemli reformlara imza attı.
Tarımda ve Ekonomide Atılımlar
DP iktidarı, “milli irade”yi merkeze alarak tarımda büyük adımlar attı. Traktör sayısının artması, mahsul verimliliğini yükseltti ve halkın memnuniyetini artırdı. Ancak, ekonomik alanda kaydedilen bu başarılar, ilerleyen yıllarda yerini kriz sinyallerine bıraktı.
DP ve TSK Arasındaki Gerilim
Haziran 1950’de, darbe hazırlığı iddialarıyla TSK’nın üst kademesindeki birçok isim emekliye sevk edildi. Genelkurmay Başkanı Orgeneral Abdurrahman Nafiz Gürman’ın yanı sıra 15 general ve 150 albay bu süreçte görevden alındı. DP ile ordu arasındaki bu gerilim, ilerleyen yıllarda daha da belirginleşti.
DP-CHP Çekişmesi ve Siyasi Gerginlik
DP ile CHP arasındaki siyasi rekabet, zamanla sert bir çekişmeye dönüştü. DP’nin, CHP’nin taşınır ve taşınmaz mallarını Hazine’ye devreden düzenlemesi, 1953’te Cumhurbaşkanı onayıyla yasalaştı. Bu karar, iki parti arasındaki uçurumu daha da derinleştirdi.
1954 Seçimleri ve DP’nin Tarihi Zaferi
2 Mayıs 1954 seçimlerinde DP, oyların yüzde 57’sini alarak 502 milletvekiliyle rekor bir başarı elde etti. CHP ise sadece 31 sandalye kazanabildi. Bu sonuç, DP’nin gücünü pekiştirirken, CHP lideri İsmet İnönü’nün muhalefet tonunu sertleştirmesine neden oldu.
Ekonomik Kriz ve Toplumsal Huzursuzluk
DP’nin ikinci döneminde ekonomik sorunlar baş göstermeye başladı. Parti içi anlaşmazlıklar nedeniyle 19 milletvekili DP’den ayrılarak Hürriyet Partisi’ni kurdu. Aynı dönemde, ekonomik kriz halk arasında ciddi bir rahatsızlığa yol açtı.
6-7 Eylül Olayları ve Toplumsal Kriz
1955 yılında, Selanik’te Atatürk’ün doğduğu evin yakınındaki Türk Konsolosluğu’na bomba atıldığına dair söylentiler, Ankara, İstanbul ve İzmir’de büyük çaplı olaylara neden oldu. 6-7 Eylül 1955’te azınlıklara ait iş yerleri, ibadethaneler ve mezarlıklar hedef alındı. Bu olaylar, birçok azınlık mensubunun Türkiye’yi terk etmesine yol açtı.
Ordu İçindeki Cunta Hareketleri
DP iktidarının ardından ordu içinde bir grup subay, cunta faaliyetlerine başladı. Bu hareketler, “9 subay olayı” olarak bilinen ve Binbaşı Samet Kuşçu’nun ihbarıyla ortaya çıkan darbe girişimiyle açığa çıktı. Cumhurbaşkanı Bayar, olayın ciddiyetini fark ederek Milli Savunma Bakanı Şemi Ergin’in istifasını sağladı ve yerine Ethem Menderes’i atadı.
Menderes’in Londra Uçak Kazası
Şubat 1959’da, Kıbrıs Anlaşması için Londra’ya giden Adnan Menderes’in uçağı, Gatwick Havalimanı’na iniş sırasında düştü. Menderes kazadan sağ kurtuldu ve Türkiye’ye döndüğünde büyük bir coşkuyla karşılandı. Ancak bu olay, siyasi gerilimleri yalnızca kısa bir süre için dindirdi.
İnönü’ye Yönelik Saldırılar ve Öğrenci Hareketleri
Nisan 1959’da, CHP Genel Başkanı İsmet İnönü’nün “Büyük Taarruz” adlı gezisi sırasında Uşak’ta protestolarla karşılaştı. Hükümetin organize ettiği öne sürülen bir grup, İnönü’yü taşlı saldırıyla yaraladı. İstanbul’a dönüşünde de benzer bir saldırı yaşandı. Bu olaylar, üniversite öğrencilerinin hükümet karşıtı protestolarını tetikledi. Beyazıt Meydanı’nda yapılan bir eylemde, öğrenci Turan Emeksiz’in hayatını kaybetmesi, olayları daha da alevlendirdi.
Darbenin Gölgesi ve Yassıada Yargılamaları
27 Mayıs 1960 sabahı, Türk Silahlı Kuvvetleri’nden 38 kişilik Milli Birlik Komitesi, “DP’nin ülkeyi baskı rejimine ve kardeş kavgasına sürüklediği” gerekçesiyle yönetime el koydu. Anayasa ve TBMM feshedildi, siyasi faaliyetler durduruldu. Cumhurbaşkanı Celal Bayar, Başbakan Adnan Menderes, DP milletvekilleri ve Genelkurmay Başkanı Rüştü Erdelhun gözaltına alındı. Yassıada’da yapılan yargılamalar sonucunda, Menderes, Fatin Rüştü Zorlu ve Hasan Polatkan idam edildi.
El Muhabir