Dünya Müslüman Alimler Birliği Başkanı Şeyh Muhyiddin Ali Karadaği, "Kendi sosyal medya platformlarımızı ne zaman kuracağız? Medyayı kontrol edenlere boyun eğmek yerine, anlatılarımızı koruyan ve sesimizi etkili bir şekilde duyurmamızı sağlayan kendi platformlarımıza, güvenli dijital kanallarımıza ve içerik ortamlarımıza ne zaman sahip olacağız?" diye sordu.
İsrail Başbakanı Binyamin Netanyahu'nun TikTok'u satın almaya ve X'i kontrol etmeye yönelik açıklamalarının ardından resmi X hesabından bir paylaşım yayınlayan Karadaği, "Ne zaman uyanacağız? Söylem ve medya araçlarına sahip olmayanların, davaları ne kadar haklı olursa olsun, rakiplerinin anlatılarının esiri olduklarını ne zaman anlayacağız?" dedi.
"İsrail, X ve TikTok'u kontrol etmek istiyor"
Karadaği, açıklamasında şu ifadelere yer verdi:
"Haydut devletin liderinin 'silahlar zamanla değişir' ve TikTok gibi bir platformu satın almanın 'en önemli anlaşma' olduğunu söylediğinde sergilediği tavrı hatırladım. Onun bu ifadesi diplomatik bir mizah değildi; günümüzde mücadelenin medyanın kontrolü ve anlatıların şekillendirilmesi üzerine olduğunun açık bir itirafıydı. Etkileyicilerin yer aldığı bir panelde bulunması ve TikTok ile X'i kontrol etmenin 'çok fazla' güç sağlayabileceğini itiraf etmesi, rekabetin artık askeri arenayla sınırlı olmadığını ve kamuoyunun bilincine taşındığını doğruluyor."
"Bizi kurtaracak olan nedir?"
"Kendi platformlarımızı ne zaman kuracağız? Medyayı kontrol edenlere boyun eğmek yerine, anlatılarımızı koruyan ve sesimizi etkili bir şekilde duyurmamızı sağlayan kendi platformlarımıza, güvenli dijital kanallarımıza ve içerik ortamlarımıza ne zaman sahip olacağız? Cevap teorik değil, pratiktir: Dijital altyapıya yatırım yapmak, bağımsız içerik üreticilerine fon sağlamak, küresel ve İslami teknik ve kültürel ittifaklar kurmak ve hızlı yayılma için alternatif ağlar kurmak; bizi medya bağımlılığının getirdiği aşağılanmadan kurtaracak olan budur."
"Nereden başlayacağız?"
"Başlangıç noktası şunlar olmalı:
(1) Alternatif platformlar oluşturmak için bir hükümet ve sivil fonlama programı;
(2) İçerik yönetmenleri, dijital gazeteler ve kısa film yapımcıları için yoğun eğitim programları.
(3) İfade özgürlüğünü koruyan ve medya tekelini ve algoritmik manipülasyonu önleyen bir mevzuat paketi.
(4) Üniversiteler ve araştırma merkezleri arasında, hile ve teknik otosansürü tespit etmeye yönelik araçlar geliştirmek amacıyla bir işbirliği ağı.
(5) Yerel dillerde başlayıp uluslararası bir kitleye ulaşan bağımsız etkileyicilerden oluşan ağların beslenmesi."
"Medya nasıl özgürleşecek?"
"Medyanın özgürleşmesi yalnızca öfke çığlıklarıyla değil, teknoloji, bilgi, kültür ve finansı bütünleştiren sürdürülebilir bir kurumsal endüstriyle mümkün olacaktır. Platformlarımızı inşa edip bilgi ve kaynaklara sahip kurumlar kurduğumuzda, alıcı değil, aktör oluruz; anlatımızı şekillendirir ve onurumuzu koruruz. Bu, entelektüellerin, gazetecilerin, iş insanlarının, siyasi partilerin ve sivil toplumun sorumluluğudur ve 'silahlar zamanla değişir' diyen herkes, en büyük silahımızın bilgili ve bağımsız bir medya sistemi olduğunu anlamalıdır. Şimdi başlayalım mı?"
El Muhabir
