Suriye’de topraktan cesetler çıkmaya devam ediyor. Kanlı Beşşar Esad rejiminin 8 Aralık’taki çöküşünden sonra ülke genelinde 134 yeni toplu mezar ortaya çıkarıldı.
ABD'deki Wall Street Journal gazetesinin haberine göre, İzraa kasabasında, eski bir kontrol noktasının yanındaki domates tarlasında 31 ceset, yıllara yayılan defni gösteren katmanlar halinde bulundu.
Adli tıp uzmanı Doktor Mamdouh Zoubi, kayıp yakınlarının umutsuzluğunu, “Şu an kayıp olan herkes toprağın bir yerinde gömülü” sözleriyle ifade ediyor.
On binlerce kişi gömülü
Uluslararası Geçiş Dönemi Adalet Merkezi ile Suriyeli avukat ve doktor grupları, ülkede şu ana kadar en az 134 toplu mezar tespit etti. Mezarlar, on binlerce kişinin gömülü olduğu dev sahalardan, İzraa’daki gibi onlarca ceset içeren küçük alanlara kadar uzanıyor.
50 yıllık zalim Esad yönetimi, iç savaş, Rus ve rejim bombardımanları, kimyasal saldırılar ve 2023 depremi ölüm bilançosunu büyüttü. Doktor Zoubi, cesetleri numaralandırıp fotoğraflıyor, DNA örnekleri alıyor ve sahiplenilmeyenleri “Şehitler Mezarlığı”na yeniden defnediyor.
Esad dönemi gizli defin sistemi
2011’de başlayan isyanla birlikte rejim, geniş çaplı tutuklamalar ve cezaevlerinde sistematik infazlara yöneldi. İşkence merkezi Sednaya hapishanesi ve diğer yerlerde ölenler, Najha ve Al-Tall çevresindeki toplu mezarlara gece gelen kamyonlarla taşındı.
Cesetler, geldikleri güvenlik birimini gösteren kodlarla işaretleniyor, ölüm belgelerinde ise sadece “kalp durması” yazıyordu. Devrik rejimin belgelerinde, ailelere teslim edilmeyen mahkumların “bilinen bir yere” gömülmesi talimatı yer alıyordu.
Ülke çapında araştırma için 200 milyon dolar gerekiyor
Başken Şam’daki yeni 'Suriye Kimliklendirme Merkezi'nde Doktor Anas Hourani ve ekibi, Ma’an köyünde bir kuyudan çıkarılan karışmış kemikleri temizleyip ayırıyor. Bilim insanları, iskeletleri yeniden oluşturup diş kayıtları ve DNA ile eşleştirmeye çalışıyor; başarısız olursa numara verip örnekleri saklıyorlar.
Kayıp Kişiler Ulusal Komisyonu başkanı hukukçu Mohammad Reda Jalkhi, ülke çapında sistemli bir araştırma için yaklaşık 200 milyon dolar ve büyük bir uzman kadro gerektiğini söylüyor.
Hama yakınlarında kuyulardan çıkarılan cesetler için 15 ailenin aynı kalıntıları sahiplenmesi, önlerindeki tanımlama işinin ne kadar çetrefilli olduğunu gösteriyor. Çiftçiler, zeytinliklerdeki kuyulardan saç ve kıyafet parçaları bulurken, “Kardeşimi Sednaya’da sanıyordum, belki de burada” diyenler belirsizlikle yaşamaya devam ediyor.




