İran, İsrail istihbarat servisi Mossad ile bağlantılı olduğu öne sürülen 700 kişinin gözaltına alındığını açıkladı. Bu gelişme, iki ülke arasındaki gerilimin tırmandığı bir dönemde dikkat çekti.
İran’ın devlet destekli haber ajansı Fars'a göre, yetkililer bu kişilerin 12 gün süren çatışmalar boyunca Mossad adına faaliyet gösterdiğini iddia etti. Söz konusu kişiler, "kiralık militan" olarak tanımlandı, casusluk ve sabotaj eylemlerinde bulundukları belirtildi.
Drone operasyonu ve güvenlik önlemleri
İsmi açıklanmayan bir yetkili, operasyonlar sırasında yaklaşık 10 bin insansız hava aracına (drone) el konulduğunu ifade etti. Ayrıca Tahran savcılığı bünyesinde sosyal medya paylaşımlarını izlemek için özel bir birim oluşturulduğu ve İran istihbaratının Mossad bağlantılı şüphelilere yönelik baskınlarını yoğunlaştırdığı bildirildi.
3 kişi idam edildi
İran devlet televizyonu, Mossad ile iş birliği yaptığı gerekçesiyle İdris Ali, Azad Şucai ve Resul Ahmed Resul adlı üç kişinin idam edildiğini duyurdu. Bu kişiler, "yeryüzünde fesat çıkarmak" ve "savaş suçu" işlemekle suçlanmış, ayrıca ülkeye gizlice silah soktukları iddia edilmişti.
Çatışmaların perde arkası
İsrail ile İran arasında 12 gün süren çatışmalar sırasında Mossad’ın Tahran’da gizli bir drone üssü kurduğu ortaya çıktı. İstihbarat kaynaklarına göre, Mossad’a bağlı özel birlikler, aylar öncesinden başkente sızarak İran’ın hava savunma sistemlerini hedef alan saldırılar gerçekleştirdi. Mossad, casuslarının bu operasyonlarda rol aldığını doğruladı.
Nükleer tesislere yönelik saldırıların etkisi
ABD Başkanı Donald Trump’ın emriyle B-2 bombardıman uçakları, İran’ın Fordo, Natanz ve İsfahan’daki nükleer tesislerine sığınak delici bombalarla saldırmıştı. Trump, 21 Haziran’daki operasyonun uranyum zenginleştirme tesislerini "tamamen imha ettiğini" savunuyor.
Ancak CNN ve New York Times tarafından sızdırılan ABD istihbarat raporları, saldırıların İran’ın nükleer silah üretim kapasitesini tamamen ortadan kaldırmadığını ortaya koydu. İsrail istihbaratı ise saldırıların İran’ın nükleer programını yalnızca birkaç ay geciktirdiğini belirtti.
El Muhabir